- tahta çivi
- n. dowel* * *peg (n.)
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
çürük tahta çivi tutmaz — aslında yaramaz olan veya sonradan o duruma getirilen şeyi, ne kadar uğraşsanız da işe yarar duruma getiremezsiniz anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
çürük — sf., ğü 1) Çürümüş olan Yabancı, kirli, çürük dişlerini göstererek gülümsüyordu. Ö. Seyfettin 2) Sağlam ve dayanıklı olmayan Çürükleri barındırmaz yaylaların yaylası. H. Taner 3) İş göremez, hastalıklı 4) mec. Sağlam bir temele veya kanıtlara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
KAMA — İki tarafı keskin, ucu sivri ve enli bıçak. * Duvara veya keresteye çakılan büyük tahta çivi. * Ağaç, kütük ve sâireyi yarmak için kullanılan ucu ince, arka tarafı kalın ağaç veya demir takoz … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
keser — is. Tahta, ağaç yontmaya ve çivi çakmaya yarayan, kısa saplı, bir yanı keskin ağızlı çelik araç Birleşik Sözler ayak keseri el keseri nalıncı keseri … Çağatay Osmanlı Sözlük
pim — is., İng. pin 1) İç içe geçen veya birbiri üzerine gelen parçaları tutturmaya yarayan bir tür tahta veya metal çivi 2) Mobilyalardaki cam rafları taşımak için yan tablalara yerleştirilen kapsüllerin içine takılan silindirik, yassı ve L biçimli… … Çağatay Osmanlı Sözlük
takoz — is., Rum. 1) Bir eşyanın altına kıpırdamadan dik durması için yerleştirilen ağaç kama, kıskı 2) Bir taşıtın kaymaması, kımıldamaması için tekerlekleri altına yerleştirilen tahta, plastik vb. engel 3) Çivi çakmak için duvarın içine yerleştirilen… … Çağatay Osmanlı Sözlük